Fatih’te, Özgür Kudüs Platformu ve Peygamber Sevdalıları Vakfınca İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları protesto edildi.
Fatih Camisi önünde ikindi namazından sonra toplanan vatandaşlar, ellerinde Türkiye ve Filistin bayrakları ile “Kahrolsun İsrail” sloganlarıyla yürüyüşe başladı.
Edirnekapı’daki Mihrimah Sultan Camisi’ne gelen grup, burada İsrail’in saldırıları sonucu öldürülen kadın ve çocukları temsilen maketler taşıdı.
Grup adına basın açıklamasını okuyan Yunus Emre Günay, 7 Ekim’de başlatılan Aksa Tufanı operasyonunun İsrail işgaline karşı verilen savaşın önemli bir aşaması olduğunu anımsattı.
Aksa Tufanı ile MOSSAD başta olmak üzere, iç içe geçmiş Batı ve Doğu merkezli istihbarat ağlarının tarihi bir hezimet yaşadığını belirten Günay, “Erişilmez ve yenilmez oldukları algısı yerle yeksan olmuş, onlarca yılda inşa ettikleri imajları bozulmuştur.” dedi.
Günay, her türlü insani imkandan yoksun Gazze halkının vahşice bombalandığını anımsatarak “On binlerce kadın ve çocuk katledildi. Bombalarla yerle yeksan olan 70 bin konutun enkazı altında daha kaç kadın ve çocuğun olduğu halen bilinmemektedir.” diye konuştu.
Gazze’de yaşanan katliamın dünya milletleri tarafından büyük bir öfke ve nefretle karşılandığına dikkati çeken Günay, “Biz inanıyoruz ki bu öfkenin patlayacağı gün zalimlerin ölüm yağdırdığı günden çok daha çetin olacaktır” ifadesini kullandı.
Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) İstanbul İl Başkanı İsa Güvendik de Gazzeli Müslümanlarla birlikte sevinip onlarla birlikte üzüldüklerini belirterek, “75 yıldan beri zulme direnen, asla geri adım atmayan, pes etmeyen ama 72 gündür yeryüzünün şahitlik ettiği, bu büyük zulme karşı bu izzetli duruşu gösteren kardeşlerimizi inşallah zafer gününe kadar destekleyeceğiz ve onları yalnız bırakmayacağız” dedi.
Zaferin müminlerin olacağına sonuna kadar inandığını vurgulayan Güvendik, şunları kaydetti:
“Filistin bizim, Gazze bizim, Kudüs bizim, Mescid-i Aksa bizim. Çünkü oranın ilk fatihi Hazreti Ömer bizim, Şehit Ahmet Yasin bizim, İzzettin El Kassam bizim, Ebu Ubeyde bizim, zafer de Allah’ın izniyle bizim olacaktır.”