TRABZON – Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) 7-8-9 Kasım 2023 tarihinde Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Osman Turan Kültür merkezinde 12 yıl aradan sonra 2’ncisi düzenlenen Kent Sempozyumu’nun sonuçlarını değerlendirmek için basınla bir araya geldi.
Kent merkezinde bir otelde düzenlenen basın toplantısına TMMOB Trabzon İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Prof. Dr. Ebru Çolak, Mimarlar Odası Trabzon Şube Başkanı Müslim Hamzaçebi, Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlivan, Peyzaj Mimarları Odası Trabzon Şube Başkanı Ahmet İhsan Hacıfettahoğlu, Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semi Hamzaçebi, İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Mustafa Tiryaki ve diğer odalardan temsilciler katıldı.
13 başlık altında gerçekleştirilen sempozyumun sonuçlarını kitap haline getirmek için çalışma yaptıklarını dile getiren Prof. Dr. Çolak, kentin sorunlarının konuşulması için 3 günün yetmediğini söyledi.
Sempozyumda alınan sonuçların takibinin yapılacağını belirten Çolak, Trabzon’un afet bölgesi olduğunu belirterek, kentte Afet Risk Başkanlığı kurulması için öneride bulunduklarını ifade etti. Sunumun ardından kurul üyeleri basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
‘DOĞAYA ZARAR VERMEYEN MADEN YOKTUR’
Son dönemde bölgede artan maden başvurularıyla ilgili soruyu cevaplayan Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semi Hamzaçebi, Türkiye’de madenciliğin kanun ve mevzuatlara uygun yapılmadığını dile getirdi.
Hiçbir maden projesinin doğaya zarar vermeden yapılamayacağını ifade eden Hamzaçebi, “Biz projelerde doğaya en az zararla ihtiyacımızı almaya çalışmalıyız. Bunu yaparken de maden çalışması sona erdiğinde rehabilitasyon projesi yapılır. Türkiye’de yaşadığımız sorun bu rehabilitasyon projelerinin yapılmamasından kaynaklanıyor. Örneğin Kutlular Madeni sona erdiğinde oluşan çukur, çöp depolama alanı olarak kullanıldı, daha büyük bir sorun oluşturuldu. Ama biz madeni aldıktan sonra eski haline getirilmiş olsak bu sorunları yaşamayacağız” dedi.
Maden çıkarımlarının ihtiyaca göre yapılması gerektiğini kaydeden Hamzaçebi, şunları söyledi:
“İhtiyaca göre çıkarım yapmak gerekiyor. Dünyada kaynaklar sonsuz değil. Fakat günümüzde öyle bir hale geldi ki bütün kaynakları çıkarıp tüketmek istiyoruz. Bununla ilgili mücadelemiz olması gerekiyor. HES projeleri de aynı şekilde. Bir dere yatağında yapılabilecek HES sayısı bellidir. Bunun üzerine çıkılırsa doğayı tahrip edersin, bu madencilikte de aynıdır. Çevre şartlarına uymalıyız. Türkiye’nin en büyük sorunu mevzuata uymamaktan kaynaklanıyor. Bunun da uygulayıcısı kamu kurumlarıdır, savcılarımızdır. Örneğin Kıyı Kanunu’na aykırı bir yapılaşmayı bir oda başkanımız takip ediyor. Bunlar odaların değil kurumların görevidir. Kanunlar koyuluyor ama uygulanmıyor. Mevzuat yönünden eksiklik yok fakat uygulama yapılmıyor.”
‘HEYELAN DEPREM RİSKİNİ ARTIRIYOR’
Maraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından bölgenin deprem riski ve yapı stokunun durumu hakkındaki tespit ve çalışmalara yönelik soruları da cevaplayan Hamzaçebi, AFAD’ın hazırladığı il afet risk azaltma planlarına göre hareket edilmediğini ifade etti.
Hiçbir kurumun deprem riskine karşı görevini yerine getirmediğini söyleyen Hamzaçebi, “Erzincan’da 8 büyüklüğünde bir deprem olduğu zaman burada çoğu yapının yıkılabileceğini söyleyebilirim. Çünkü Karadeniz’in en büyük riski kuzey yamaçlarının heyelan riski altında olmasıdır. Sempozyumda da bu çıkan sonuçlardan biridir. Lidar yöntemiyle bölgedeki heyelanların çalışılması gerekiyor. Çünkü Karadeniz bitki örtüsü yönünden kapalı olduğu için yüzeysel olarak heyelanlar görülmese de yapılan ölçümlerle bu tespit edilebiliyor. Bu tehlikelere karşı kurumlara verilen görevlerin yerine getirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
1939 DEPREMİNDE TRABZON’DA 101 EV YIKILDI
Hamzaçebi’nin sözleri 1939 Erzincan Depremi’nde, Trabzon’a etkisini akla getirdi.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesi’nden akademisyen Tuğba Eray Biber’in “Karadeniz’de depremler ve yardımlar (1939-1944)” başlıklı araştırmasına göre, Erzincan Depremi nedeniyle Trabzon’da 101 ev tamamen 983 ev kısmen yıkıldı. Kentte 6 kişi hayatını kaybederken, 3 kişi de yaralandı.